İran’da Meşrutiyet Dönemi Kadın Hareketleri


Özet Görüntüleme: 99

Yazarlar

  • Maryam Akbari Noshad Ankara üniversitesi
  • Aykut Kar

Özet

ÖZET

Toplumun yarısını teşkil eden kadınlar, geleneksel toplumlarda kendileri için belirlenen evin ve sahip oldukları çocukların bakımı görevinin dışına pek çıkmamışlardır. Batı’da Sanayi Devrimi'ne paralel olarak hürriyet, eşitlik ve kardeşlik kavramlarının basın yayın araçlarıyla Doğu dünyasına yavaş yavaş ulaşmasıyla birlikte, İran gibi ülkelerde de kadınlar haklarını kullanmak ve topluma katılmak için gerekli çabayı gösterme fırsatı bulmuşlardır. Büyümede, dinamizmde, birey olmada ve toplumsal değişimde etkin rol almak istediklerini dile getirmekten ve bunun için devrin siyasi idarecilerine varlıklarını hissettirmekten çekinmemişlerdir. Bu sebeple Türkiye gibi İslam ülkelerinde hatta İran’ın büyük bir kesiminde dahi fazla bilinmeyen İran’da Kaçar dönemindeki[1] Meşrutiyet hareketinde[2] kadının etkisini incelemek faydalı olacaktır. Kaçar döneminde kadınlar, bütün erkek merkezli toplumlarda olduğu gibi “enderun” denilen evlerde dış dünyadan tecrit edilmiş şekilde âdeta mahpus hayatı yaşamaktaydı. Onlar çoğu kez miras gibi en temel haklardan bile mahrumdu. Kadınların, kocalarına zevcelik, çocuklarına annelik dışında sosyal hayat gibi bir durumları söz konusu bile edilemezdi. Fakat Osmanlı Devleti’nde olduğu üzere İran’da da Meşrutiyet hareketinin alevlenmesiyle birlikte, hemen hemen aynı yıllarda İranlı kadınlar da bu durumu değiştirmek isteyerek bir takım sosyal faaliyetlere giriştiler, dernekler kurup dergiler yayımlamaya başladılar. Kaçar kadınları, sosyal hayattan mahrum olmasına rağmen Meşrutiyet hareketi aşamasında bu duruma baş kaldırmış, o zamana kadar kadınlar için kullanılan “Zayife” veya “Nine Hasan”gibi terimleri değiştirerek kendi öz adlarını kullanmaya başlamışlardır. Kadınlar o dönem cesaretli hırslı bir biçimde siyasi olayları takip ederek kendi hakları için de savaşmıştır.

 

Yayınlanmış

07.06.2023

Sayı

Bölüm

Bildiri