SELÇUKLULAR ZAMANINDA HORASAN’DA BİR TASAVVUFÎ KURUMUN GELİŞİMİ: HANKÂHLAR


Abstract views: 156

Authors

  • Efe Yeşildurak Sakarya Üniversitesi

Keywords:

Hankâh, Selçuklular, Tasavvuf, Sûfî, Horasan

Abstract

Horasan bölgesi, İran kültürünün etkisi ve İslâm’ın yayılışıyla birlikte kısa sürede tasavvuf cereyanının önde gelen merkezlerinden biri olmuştur. Bu durum, bölgede VIII. yüzyıldan itibaren ortaya çıkan ve tasavvuf ehlinin yaşam alanı olan hankâhların inşasıyla doğrudan ilişkilidir. Hankâhlar, Selçukluların kurulduğu dönemde Belh, Nîşâbûr gibi Horasan’ın merkezî bölgelerinde hızla inşa edilmeye başlamış ve Selçukluların hüküm sürdüğü XI. yüzyılda ise sayıları 200’ün üzerine çıkmıştır. Nîşâbûr, Merv, Belh, Herat, Cürcân, Serahs, Tûs ve Bûzcân gibi birçok şehirde inşa edilen hankâhların Horasan’da bu denli artışı, bölgede tasavvuf düşüncesinin hızla yayılmasını sağlamıştır. Nitekim bu düşünce Horasan aracılığıyla da İran, Türkistan, Kafkasya ve Mısır’a kadar ulaşmıştır.

Tasavvuf ehlinin yaşam alanı olan, tasavvufî eğitimin yanı sıra sûfîlerin ve halkın barınma, iaşe gibi ihtiyaçlarının karşılandığı mekânlar olan hankâhlar, her yaş ve meslek grubundan insanları bünyesinde barındırıyordu. Bu dönemde Horasan bölgesinde mezhebî çeşitliliğin artması ve devlet adamları ile servet sahiplerinin hankâh yapımına dahil olmasıyla hankâhların çoğunda kütüphane, dershane gibi bölümler yer almaya başlamıştır. Hatta bazı hankâhlar medrese işlevi görmeye başlamış ve mevcut medreselere rakip olarak görülmüşlerdir.

Horasan bölgesindeki tasavvuf ehli zamanla siyasî otoritelerden bağımsız olarak kendi hankâhlarını, öğretilerini ve teşkilatlarını geliştirmişlerdir. Horasan’da mevcut olan Melâmetîlik (Kassârîlik), Câmîyye ve Çiştiyye gibi tasavvuf ekolleri, Bağdat sûfîliğinin aksine daha çok ilim ve araştırmaya önem vermişlerdir. Dolayısıyla tasavvuf ehlinin âlimlerle iç içe geçtiği bir dönem olmuştur. Bu dönemde toplumun büyük kısmı tarafından itibar gören sûfîler sayesinde hem Selçuklu otoritesi güçlenmiş hem de mutasavvıf ve şeyhler İslâm’ın tebliğcileri olarak görülmüş ve Selçuklu coğrafyasının tamamına yakınında pek çok hankâh inşa edilmiştir. Horasan’ın Anadolu ve Türkistan arasında köprü vazifesi görmesi, Türkistan’dan gelen sûfîlerin Horasan üzerinden Anadolu’ya ulaşmalarına da vesile olmuştur.

Bu çalışmada, Selçuklular zamanında Horasan bölgesinde faaliyette olduğunu tespit edebildiğimiz hankâhların kuruluş amaçları, faaliyetleri, mezhebî teamülleri, devlet erkânı, ilim erbabı ve toplumla olan ilişkileri yanı sıra bölgedeki dağılımları gibi konulara yer verilecektir.

Published

2023-06-07

Issue

Section

Submission